Merhaba Arkadaşlar!!! ArAstA bir Gençlik Hareketidir. Ülkesini seven, doğduğu şehrine ve anılarına sahip çıkan herkesi buraya bekliyoruz. Sitemiz sürekli güncellenecek ve arastanın faaliyetleri buradan sizlerle paylaşılacaktır. Hepinizin yorumlarını bekliyoruz...

15 Ocak 2009 Perşembe

İKİ ZOR SORU

İKİ ZOR SORU

SORU 1
Bir kadın tanıyorsunuz ve hamile.
Sekiz çocuk sahibi, üçü sağır, ikisi kör,
biri geri zekâlı ve kadın da frengili.

Bu kadına kürtaj önerir miydiniz?

Bu sorunun cevabına bakmadan önce şu soruyu yanıtlayın.

SORU 2

Yeni bir lider seçme zamanı ve
öyle bir an geliyor ki lideri sizin oyunuz tayin edecek.

Üç aday var ve adaylarla ilgili gerçekler de şunlar:
Kimi tercih edersiniz?


Aday A
Düzenbaz politikacılarla işbirliği yapar, falcılara danışır.
İki metresi vardır.
Sigaralarını uç uca ekler ve günde 8 ila 10 martini içer

Aday B
İki defa işten kovulmuş, öğlene kadar uyur.
Kolejdeyken afyon içicisi ve
her akşam 1 litreden fazla viski içer.

Aday C
Gözde bir savaş kahramanı.
Vejeterjen, sigara içmez, nadiren bir bira içer
ve karısını asla aldatmamıştır.

Bu adaylardan hangisini tercih ederdiniz?


Önce karar verin,
Ama cevaplara bakmayın...

Sonra aşağıya kaydırın ve cevaplara bir bakın































Aday A Franklin Roosevelt
Aday B Winston Churchill
Aday C Adolf Hitler


Bu arada ilk sorudaki kadına kürtaj yaptıysanız Beethoven'i
öldürdünüz.....

İlginç değil mi?


By Öço

13 Ocak 2009 Salı

Serkan Anılır Kimdir? Duyanınız oldumu?

Doç. Dr. Serkan Anılır, 1973 te almanya'nın köln kentinde dünyaya geldi. bir işçi ailesinin üç çocuğunun en büyüğü.
(...)
1996'da yıldız teknik üniversitesi mimarlık fakültesi'nden mezun olup, aynı sene almanya buhaus akademisi'ne yüksek lisans için kabul edildi. 1997'de aynı üniverstenin bilgisayarlı tasarım kürsüsüne asistan olarak girip avrupa uzay havacılık dairesi'nin uzay istasyonu tasarımını yönetti. mühendislik lisansını yüksek teknolojili yapılar üzerine gerçekleştirdi.
1999 nisan ayında japonya'dan davet alarak tokyo üniversitesi'ne doktora eğitimi için geldi. aynı sene kajima şirketinin tasarım bölümüne girerek japonya'da yapılması planlanan 800 metre yüksekliğindeki dib-200 binasının tasarımını yönetti. projenin getirdiği yankı üzerine, 2000 yılında nasa'nın uzay asansörü çalışma grubuna davet edildi ve aynı yılın sonunda projenin başına getirildi.
2003'de uzay teknolojisi ve insan yerleşimleri üzerine doktorasını yazdı ve yardımcı doçent olarak japon uzay havacılık dairesi'ne tarihindeki ilk yabancı olarak kabul edildi. 2 ay sonra uzay asansörü projesini ata adı altında yenileyerek jaxa'da uzman ve öğrencilerden oluşan 58 kişilik bir grubun başına geçti.
bugüne kadar jaxa'nın hayabusa uydusunun tasarımı ve uluslararası uzay istasyonu'na eklenmesi planlanan kibo modülü'nün geliştirilmesinde rol oynadı.
ata uzay asansörü dışında yine jaxa'nın en önemli teknoloji programlarından biri olan güneş antenleri projesi'nde de kendi grubuyla anten tasarımlarını hazırladı. uydu ve antenler için hazırlanan tasarımlar bandai şirketi tarafından oyuncak haline de getirildi.
2005 mayıs ayında altyapıya gerek duymayan yapılar (infra-free structures) konseptini kurarak uzay teknolojisinin yeryüzü teknolojisine transferiyle doğal felaketler ardından insanlara yardım ve 3. dünya ülkelerine altyapıya gerek duymadan yaşama elverişli üniteleri tasarlayarak doçentliğini aldı ve tokyo üniversitesi mühendislik fakiltesi'nde en genç ve tek yabancı öğretim üyesi oldu.
2004 senesinde doktora yıllarında yazdığı 11. boyutta uzay teoremi ile cambridge universitesi fizik ödülü'nü ve 2005 senesinde bilim teknoloji dalında amerikan şeref madalyası'nı kazandı. aynı konuda japonya'da uzayın dışı adlı ilk kitabını hazırladı.
princeton ve hong kong üniversiteleri'nde konuk akademisyen olarak da görev yapan anılır, nasa johnson uzay merkezi ve nasa ames araştırma laboratuvarları'nın çalışmalarına da katılmakta. amerika uzay havacılık enstitüsü'nün tasarım ve mühendislik komitesi'nin eğitim ve teknoloji sorumluluğunu da üstlenen alnılır, 70'den fazla uluslararası yayına sahip ve marquiz grubu tarafından yayınlanan yüzyılın bilimadamları ansiklopedisi'ne de dahil edilmiş vaziyette.
mimar, bilimadamı ve astronot adayı olan ilk türk. tokyo'da yaşayan dr. anılır, altyapısız sistemler ve ilişkili yenilikçi sistemlerin çalışmalarına öncülük ediyor."



ARASTA OLARAK TÜRKİYE'NİN BU CEVHER BEYİNLERİNİ DESTEKLİYOR, BAŞARILARININ DEVAMINI DİLİYORUZ...

Orçun EL

3 Kasım 2008 Pazartesi

İstanbul'dan Barzo Manzaraları




Gözleri çizdirmek ve kpds tırışkasına girmek amacıyla gittiğim İstanbul'da işleri hallettikten sonra kuzenle Çemberlitaş,Beyazıt civarlarında turlamaya çıkmıştık.
Memleketlerinden koşarak gelen pek çok Barzani'nin cirit attığı bu civarlarda, fotorafladığımız Barzo'ya da rastlama kısmetine haiz olduk. Kendisi yeni aldığı kargo modeli bol kot pantolonunun ölçülerini belirten şeridi çıkarmayarak öylece gezintiye çıkmış ve talihsizliğinden bize yakalanmıştır. Belkide herifçioğlu yeni bi trendin yaratıcısı olucaktır da biz b.k atıyoruzdur arkadaşa..
Neyse....Her sözümüz dudaklarda gülüş oldu, dönmek ihtimali yok artık, o gülüşler düş oldu, baş baş...Arasta Barzoya da Makasta....
Kuntakinte

14 Ekim 2008 Salı

Dedim Ne Düüsün Sen be Kıljı.....

Birkaç ay önce İzmirde yaşanan içme suyu üzerinden siyasi kavga ve "b.k at izi kalsın" şeklindeki karalama kampanyası Yerel seçimler öncesi, Kırklarelimizde de boy gösterdi. Son haftalarda kent musluklarından akan suyun kumlu olması ve toprak kokması nedeniyle sudan aldıkları numuneyi incelettiren Kırklareli İl Sağlık Müdürü yaptığı basın toplantısında suda yüksek oranda mangan bulundugunu Kırklareli Belediyesinin işini yapmadığını ve onları görevlerini yapmaya davet ettiğini söyledi.
Kırklareli Belediyesinin Muhalefet Partisi belediyesi oluşunu, DSi,Sağlık Müdürlüğü,Tarım İl Müdürlüğü gibi kurumların İl bazındaki yöneticilerinin İktidar partisi yandaşları oluşunu tamamen gözardı ederek gayet objektif bir biçimde gerçekleşen bu suçlama dizisine Bu olayda rolü bulunan DSİ ve bazı devlet kurumlarınından hiç söz etmeyerek olayı çarpıtmaya çalışmaları ve şehirde bu konunun çok fazla speküle edilmesi sonucunda Kırklareli Belediyeside olayı açıklayan bir el ilanı bastırdı. Açıklamada DSİ'nin 15 Eylüle kadar su kanallarına su salımına devam ettiği, geçtiğimiz Eylül ayında barajda 52 milyon m3 su bulunduğu ancak bu sene eylül ayında 25 milyon m3 su kaldığı daha önceki senelerde de içme suyu için arıtma tesisine alınan suyun hep baraj yüzeyinden alındığı fakat bu sene su seviyesinin düşüklüğünden dolayı su yüzeyinden alınan suda bile bulanma ve manganının yüksek olmasından bahsedilmiş, çözüm arayışlarının devam ettiği ve suyumuzun seçim propagandası olarak kullanılmaması istenmiştir.
Bu el ilanlarının halkımıza yeterince ulaşabilmesi için zabıta arkadaşlar kahvehanelere verdikleri ilanları sayı ile verip "Akşama gelip tekrar sayıcaz haa, Millete köfte ekmek yedirmeyin bu ilanların üstünde." şeklinde kararlı cümleler kurarak kahvehane sahiplerini teyakkuz halinde bırakmışlardır. Özellikle Kaveci Neşat'ın ve Porto Riko göçmeni yardımcısı Yücel'in ilanları koruma konusundaki çalışmaları takdire şayandır. Şimdilik bu kadar...
Kuntakinte

23 Eylül 2008 Salı

Siyah Adamın Beyaz Adama İnce Giydirişi


Resmin üzerine tıklayarak büyütebilirsiniz.


Yaşasın Martin Luther King Jr. ; Nelson Mandela ; Kunta Kinte ; Paul Robson ve daha nice mücadeleci zenci kardeşlerim..

ArAstA Irkçılığa da Makasta...

18 Eylül 2008 Perşembe

ArAstA'cılar için büyük bir icat! ( cmr )


yazıklar olsun...içim gitti

Tarih : 10.08.2008
Beyşehir İlçe Tarım Müdürlüğünde bulunan ve yediemine alınan, 1200 şişe Çan Karası marka sek kırmızı şarabın, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’ndan gıda sicili ve üretim izni olmadan kaçak olarak üretildiği tespit edilmiş olup TCK nın 54’ncü maddesi uyarınca müsadere edilerek imha edilmiştir.
cmr

17 Eylül 2008 Çarşamba

Tee büle gene kızan olayım, alemi parmaamda oynatayım...

80 ve 90larda Kırklarelinde Çocuk Olmak

Selam Arkadaşlar... Bir internet sitesinde Kırklarelili hemşehrilerimizin "80'lerde Kırklarelinde Çocuk Olmak" isimli yazılarını hüzünlenerek okudum. Bizden yaşça biraz daha büyük olan bu arkadaşlarımızın Kırklareli ile ilgili yazdıkları hepimizin o kadar iyi bildiği şeyler ki.....
Genel olarak, çocukluğunu 80 sonları ve 90 başlarında yaşamış olan ArAstAcılar için bu yazı dizisini 80ler ve 90larda Kırklarelinde Çocuk Olmak şeklinde bizler için derleyip beğeninize sunuyorum.
Burada yazılanların çoğu bahsettiğim siteden alınmıştır ve fikir babası Murat Güncan'a çok teşekkür ediyorum. Sizlerde bu yazıyı okurken aklınıza gelen bir anınızı(isminizi belirterek)yazının sonuna ekleyiniz...Kuntakinte

80 ve 90larda Kırklarelinde Çocuk Olmak:
*Çarşamba günleri Babanne ile birlikte pazara gitmektir.
*Şeytan Dere’ye Kakava’ya gitmektir.
*Hiç kara çarşaflı görmemektir çocukluğu boyunca.
*Aydın insanların şehrinde büyümektir.
*Sokakta satılan elma şekerini, düdük macununu doyasıya yiyebilmektir.
*Yazları çay bahçelerinde geçirilen akşam üstleridir, çocuk parklarında düşmekten oluşan yara berelerdir.
*Ekmek fırınlarında upuzuuuun sıralara girip ekmek sırası, pide sırası beklemektir.(Malesef ben bunu yaşayamadım :) )
*Maya Ağa, Deli Sabber ve kızı Ayten ve de "düğmeli Amca'dan korkmaktır.
*Kırklarelispor taraftarı olmaktır. Stada maçlara gitmek, kaptan Ali’yi, kaleci Şaban’ı hatırlamaktır. “Kırklar yırtar” diye bağırmaktır doyasıya.
*Ayakkabı kutusunda değil, bahçeli evlerde tavuk, horoz beslemektir.
*Hayatının ilk hamburgerini 87-88’lerde Cafe Meridyen’de yemektir.
*Saray Sineması’nın son günlerini yaşamaktır.
*Halk Kütüphanesine gidip gidip Ayşegül serilerini bitirmek, ders calışıp ödev yapmak alt kattaki flüt, mandolin kursuna şanslıysanız gitmek, şansızsanız imrenerek bakmaktır.
*Büyük Hıdrellez ateşleridir mahalle aralarında.
*Anne ile günlere gitmek, sessiz sessiz oturup dedikodu dinlemek, mama'lardan yemek, seni unuturlarsa, mama isteyememek, birinin görmesini beklemektir.
*Çingene arkadasın olması, evlerine gittiginde hep pis diye anlatılan çingenelerin evlerinin çok temiz olduğunu görmektir.
*Hersekli otelinin yerinde olan eski otogardan otobüse binip, İstanbul’a gitmektir. Otogarın buradan kaldırılıp, taa şehir dışına –elli metre aşağıya- taşınmasını görmektir.
*Minti minti, tipitip sakızları çiğnemek, dido, çokomel yemektir, hatta çokomelin jelatinini tırnakla düzleştirmektir. Tipitip cikletinden cıkan karikatürlerdir. Tüpte chokella ile ödüllendirilmektir, diş macunu gibi kıvırıp yemektir.
*Belediyenin binasında kalabalık nikah /düğün törenlerinde ayakta dikilmek, içeri giren damatla geline konfeti atmak, dağıtılan limonata pastadan zehirlenmektir... :)
*Dereköy'ün mis kokan ormanlarında piknik yapmak, İgneada'yı kesfetmektir...ilk kez orada denize girmek ve ölümden dönmektir.
*At arabası üstüne kurdukları çilingir sofralarıyla keyif yapan dünyanın en mutlu insanlarını görebilmek demektir.
*Evlenmenin bir yolunun da kocaya kaçmak veya kız kaçırmak olduğunu öğrenmektir.

14 Eylül 2008 Pazar

VuKuaT VaR!


DOGAL HAYATIN PiÇİ TIMSAH

belgesel izlerken tarafsizligimi korumaya ozen gosteriyorum. misal oyle keriz gibi uzulmuyorum bi aslan geyik yerken veya coşmuyorum cita ceylan kovalarken aha yakaladi, iste yakaladi diye. neticede doganin kanunu bu isler dogal karsiliyorum yada benim skimde deil hic (ki o daha iri bi ihtimal.) ama TIMSAH hayvani olayin icinde olunca bambaska bi hale geliyorum. resmen kin guduyorum timsahlara anasina bacisina sovuyorum her gordugumde. suyun icinde sinsi gibi bekleyip gelene gecene saldirmalarini her gördügümde vicdansiz ibneler diye haykiriyorum. buradan tum belgesel alemine sesleniyorum: bu hayvanlari ekrana getirip onlara prim vermeyin. Trakya mega bir memleket olduğu için timsah yok çok şükür. şerefsiz memleketlerin hayvanı timsah. afrikada olsun güney amerikada olsun oralarda var hep. İyi ki aramızda buralardan kişiler yok. askere gidecek olan ulaşa da selam ediyorum böylelikle..... Andi

su sorunu hızla büyüyor!



sevgili ArAstA'cılar malum ki yurdumuzun su kaynakları her lahza ziyadesiyle tükenmeye devam etmekte. bize de elimizden geleni yapmak düşer.ArAstA su sorununa kayıtsız kalmamalı diye düşünüyorum.sevgiyle...

by cmr

12 Eylül 2008 Cuma

Barajlar Alarm Veriyor

Trakya'daki 8 barajda su miktarı, geçen yıla göre 45 milyon metreküp azalmış. DSİ 11. Bölge Müdürlüğü yetkilileri, Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ'daki 8 barajın doluluk oranının yüzde 27,98 olduğunu da kulaaama söyledi.
Ayrıca ArAstAya yakın çevrelerden Polyanna ruhlu birkaç arkadaşın barajlardaki su seviyesinin azalmasının olumlu tarafları olduğunu söylemeleri ve "Ne güzel be adaş, yakında elle balık tutmaaa başlarız barajda." şeklindeki beyanlarından koca kafalılık katsayısının bir hayli yüksek olduğunu tespit ettiğim bu denyoluğun Ramazan dolayısıyla gün içirisinde beyne fazla kan gitmemesinden kaynaklandığını düşünerek geçici olmasını dilerim.
Kuntakinte

9 Eylül 2008 Salı

kırklarelinin yağız delikanlısı ibrahim


Tüm Hakkı saklıdır. Çokomel

8 Eylül 2008 Pazartesi

Azimli Arasta

İşte budur sevgili kardeşler,
Baskılar bizi yıldıramaz!!!!!!!! Arastayı 30 kere kapatsalar gene açılır alemcilerin bu sesini duyurduğı platformu bütün herkezin hizmetine sunulması sevindirici. Efsane resmen geri döndü. Emeği geçenlere teşekkürler.

ArAstA Hep Makasta






Yeni sayfamızda bütün arasta pırnikçilerinle pisleşmek ve burda güzel şeyler paylaşmak üzere

DEDE TUFİ

kısa bir ayrılıktan sonra herkese merhaba...

geçtiğimiz ağustos ayında bloğumuzun başına gelen silinme olayından sonra anladım ki ArAstAcılar bloglarını geri istiyorlar. Hemen hemen herkesin bana "Adaş nooldu bizim ArAstAya beee?" şeklinde sorular yöneltmelerinden ve "eee naapçaz şindi?" şeklindeki gelecek kaygılarından anladım ki sitemizi tekrar geri kazanmalıyız.
Tam iki yılın birikimi güzel hatıraların bulundugu sitemizin pek çok verisini kaybettik ama kendi bilgisayarımdaki eski dataların yeni bir başlangıç için yeterli olacağını düşünerek sitemizi tekrar aktif hale getirdim.
Hepimizin gözü aydın... hadi bakalım yine, yeni, yeniden.....
Kuntakinte

Güzel Bir Kırklareli Videosu

Arasta Çocukları...

Fotoğrafları olmayan kardeşler grup fotoğraflarını bana ulaştırırlarsa onları da bu videoya ekleyceğim.

Arasta avi'ye, mpeg4'e, divx'e de makasta...

Kuntakinte